Kadın her gece evde beslediği pitonuyla uyuyordu. Şaşırılacak bir haber olmasa da daha sonra yılanla uyumanın ne kadar tehlikeli bulunduğunu anladı. Her gece bayan yılanıyla birlikte uyuyordu. Yılanı bayana sarılırcasına hareketler yapıyor ve vücudunu çevreliyordu. Piton aniden yemek yemeyi kesti ve bayan endişelenmeye başladı. Yılanını veterinere götürdü. Veteriner, bayanla pitonun her gece birlikte uyuduğunu duyunca şok oldu. Veteriner, bayan ve pitonun her gece birlikte uyuduğunu duyunca çok endişelendi. Kadına, ona sarılırcasına hareketler yapıp yapmadığını sorunca bayandan ‘evet’ cevabını aldı. Veteriner daha sonra yılanın gerçekten kendine sarılmaya çalışmadığını açıkladı. Yılan bayanın vücudunu her çevrelediğinde bir ileri avını nasıl sindireceğini hesap ediyormuş. Pitonun yemek yemeyi bırakmasının sebebi de buymuş zira büyük bir yemek amacıyla midesini boş bırakıyormuş. Piton gerçekten yavaş yavaş bayanı yemeye hazırlanıyormuş. Bunun bir efsaneden ibaret bulunduğunu dile getirende var. Ama yılanların yemeği sindirmek amacıyla bir vakit bekledikleri gene bilimsel bir gerçek Bunun doğru olmadığını dile getiren bir açıklama şöyledir Pitonlar yemeklerini yemeden evvelce avlarının boyutlarını ölçmezler. Piton yılanların doğası, avlarını yakaladıklarında sarıp sıkıp yeme tarafındadir. Plan yapıp, tasarlayıp uygulamaya koyma tarafında değildir. Piton yılanları yakaladıkları avlarının boyutları ile ilgili düşünme vakitci geçirmezler. Doğasının gereğini yerine getirirler. Hem de bir piton, avını yemek amacıyla plan yapacak olsaydı avının boyunu değil enini tartmak amacıyla harekete geçmesi yeterdi. Nadir de olsa birtakım insanların evlerinde evcil hayvan olarak yılan beslendiği bilinmektedir. Ancak, evde beslenen bu yılanların ağız ebatının bir insanı tamamiyle yiyebilecek ölçüde olmasının düşük bulunduğu değerlendirilmektedir. Kaynak: Haberler com